Çocuk Hakları Bağlamında Koruyucu Aile Çalıştayımızı tamamladık
Her çocuğun en temel hakkı olan sevgi dolu bir ailede yaşama hakkını elde etmeleri sloganıyla çalışmalarını yürüten Koruyucu Aile ve Evlat Edindirme Derneği (KOREV)’nin organizasyonuyla, 20 Kasım Çocuk Hakları Günü çerçevesinde “Çocuk Hakları Bağlamında Koruyucu Aile Çalıştayı” düzenlendi.
Çalıştay Ankara Üniversitesi, Bozok Üniversitesi, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Kırıkkale Üniversitesi ve Adli Bilimciler Derneği ile iş birliği halinde gerçekleştirildi. Program boyunca sosyal medyadan programın akışıyla ilgili paylaşımlarla kamuoyu da içeriğe dair bilgilendirildi.
Programımız, dernek başkanı Ülkü Aydeniz'in açılış konuşmasıyla başladı. İstanbul Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zeynep Şimşek ve Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zehra Aycan da proje ortakları olarak açılış konuşmalarını yaptılar. Konuya dair yaptıkları konuşmalarında Sn. Aycan: "Çocukların kalori ihtiyaçlarının karşılandığı halde büyümediklerini, bunun sevgi eksikliği nedenli olduğunu gözlemlemiştik." cümlesiyle koruyucu aileliğin önemine vurgu yaptı.
İlk oturum Prof. Dr. Gürol Cantürk başkanlığında, Aile ve Sosyal Hizmetler Ankara İl Müdürlüğü, Koruyucu Aile Şube Müdürü Emre Mutluoğlu, Av. Türkay Asma ve Prof. Dr. Neşe Erol ile başladı. Emre Mutluoğlu, kurum olarak biyolojik ailenin desteklenmesinin öncelendiği ancak her zaman bunun mümkün olmayabildiği, bu durumda da evlat edindirme ve koruyucu aile çocuk koruma sistemlerinin devreye girdiğini aktardı. Emre Mutluoğlu: “Evlat edindirme, koruyucu ailelikten öne geçebiliyor ancak her zaman çocuğun evlat edindirilmeye müsait olmadığı durumlar olduğundan ve kurum bakımının aile sıcaklığının yerini tutmayacağına inandığımızdan koruyucu aileliğin vurgulanması gerektiğine inanıyoruz. Ailelerin bakım verme kapasitesine bağlı olarak ailelerden koruyucu ailelik başvurusunda yaş ve cinsiyete dair talep alabiliyoruz ve çoğunlukla 0-6 yaş arası, kız çocuğu talebi oluyor ancak bu konuda kapasitesi olduğuna inanan ailelere erkek çocuklarının da kurum bakımından ziyade aile yanında yetişmesinin önemli olduğunu vurgulamak istiyoruz." dedi.
Programa ilk oturum konuşmacılarından Av. Türkay Asma'nın konuşmasıyla devam edildi. Av. Türkay Asma, her ne kadar sürekli çocuğun üstün yararı hakkında konuşulsa da genellikle ailelerin öncelendiğini vurguladı. Yasal metinlerdeki çocuk haklarının pratikte de etkin bir şekilde, çocuğun yüksek yararının öncelikli olarak gözetilerek uygulanması gerektiğinin altını çizdi.
İlk oturumda KOREV kurucu Başkanı ve Klinik Psikolog Prof. Dr. Neşe Erol çocuk gelişiminde güvenli bağlanmanın, çocukların belli kişilerden sürekli sevgi görmesi ve direkt olarak ilgiyle muhatap olmasının öneminin altını çizdi. Prof. Erol: "Duyarlı bakımın ve güvenli bağlanmanın beyni geliştirdiği de ortaya konmuştur. Çocuğun kendini bir yere ait hissedebilmesi için 'aile temelli yaklaşım' çok önemli; yuvalar çözüm olamıyor." dedi.
Programın ikinci oturumu, oturum başkanı Adli Bilimciler Derneği Başkanı Prof. Dr. İ. Hamit Hancı'nın sunuşunun ardından, Prof. Dr. Dilek Özcengiz'in "Koruyucu Ebeveyn Olmayı Hukuki, İdari ve Psikososyal Olarak Nasıl Teşvik Ederiz?" sunumuyla devam etti. Sn. Özcengiz teşvikin nasıl sağlanacağıyla alakalı olarak şunları ifade etti: "Koruyucu ailelik önündeki engeller genel olarak bilgisizlikten kaynaklanıyor. Bu yüzden farkındalığı artırmaya yönelik bilgilendirme ağı genişletilmelidir ve ayrıca koruyucu ailelik modeli hayatın içine yerleştirilerek normalleştirilmelidir."
İkinci konuşmacı olarak Ankara Vali Yardımcısı Dr. Ayhan Özkan "Bağımlılıkla Mücadelede Koruyucu Ailenin Önemi" sunumunu gerçekleştirdi.
Üçüncü oturum Prof. Dr. Sevgi Başkan'ın başkanlığında ilk konuşmacı Prof. Dr. Sevinç Polat'ın "Çocuğun Fiziksel Sağlığı Açısından Koruyucu Ailenin Önemi" sunumuyla başladı. Prof. Polat: "Çocuğun gelişme sürecinde sağlık izleniminin takip edilmesi, bakım veren her iki ebeveynin de ortak sorumluluğu olmalı ve bu bakımın kendisinin ve takibinin sürekliliği sağlanmalıdır. Koruyucu ailelerin bakım sağladıkları çocuklar üzerindeki sorumlulukları şu şekildedir: sağlıklı bağlanma sürecinin sağlanması, uygun kimlik ve kişilik kazanma yolunda etkili ilgilenme, benlik ve bilinç seviyesinin yüksek tutulması, kurumlarla etkili işbirliği." dedi.
Üçüncü oturum, Prof. Dr. Yurdagül Erdem'in "Çocuğun Sağlıklı Gelişiminde Çevresel Etmenler" sunumuyla devam etti. Sn. Erdem, çocuk gelişiminde sürekli bir bakım verenin çocukla tensel bir iletişimde olmasının, direkt bir bağ kurulması ve güvenli bağlanmanın önemini vurguladı. Son oturum, Hacettepe Üniversitesi Çocuk Hakları Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Kasım Karataş'ın "Uluslararası Standartlar Işığında Çocuklar için Alternatif Bakım ve Koruyucu Aile Modeli" sunumuyla sona erdi.